Diyarbakır’da son günlerde artan uyuz vakaları halkı tedirgin ederken, uzmanlar aile içi bulaşa dikkat çekti. Dermatoloji Uzmanı Dr. Sevgi Yüksekbağ “Son dönemlerde vaka artışının nedenlerinden biri de aslında aile bireylerinin yetersiz tedavi almasını görmekteyiz. Hem hastalar hem aile bireyleri yetersiz tedavi alıyor” dedi.
Diyarbakır’da halk arasında ‘uyuz’ olarak bilinen scabies hastalığı şikayetiyle hastanelerde hasta, eczaneler ise majistral ilaç yapımı yoğunluğu yaşanıyor. Uzmanlar, son günlerde kentte artan uyuz vakalarının aile içi bulaştan kaynaklandığını söyledi. Koronavirüsün yanı sıra uyuz vakalarının da artışı Diyarbakırlıları tedirgin ederken, eczanelere ‘Uyuz nedir’ başlıklı hastalığı anlatan broşür asıldı.
‘SON DÖNEMDE CİDDİ ARTIŞLAR GÖREBİLMEKTEYİZ’
Dermatoloji Uzmanı Dr. Sevgi Yüksekbağ, uyuz vakalarında son dönemlerde ciddi artışlar olduğunu belirterek “Uyuz hastalığı, insandan insana bulaşan, bir ektoparazitin sebep olduğu hastalıktır. İnsandan insana bulaşması için 15 dakikalık yakın bir temas gerekmektedir. Uyuz vakaları vücut kaşıntısıyla gelmektedir. Vücuttaki lezyonları genelde sedef ve egzama gibi bazen benzerlik göstermektedir. Uyuz hastalığı, birçok hastalığı taklit edebilmekte. Uyuz hastalığının bir inkübasyon dönemi var. Parazitler bulaştıktan sonraki 2-6 haftalık süre boyunca semptomlar olmayabilir. Bu nedenle aynı ortamı paylaşan aile bireylerinde semptomlar yoksa dahi tüm aile bireylerinin aynı anda tedavi olması gerekmektedir. Son dönemlerde vaka artışının nedenlerinden biri de aslında aile bireylerinin yetersiz tedavi almasını görmekteyiz. Hem hastalar hem aile bireyleri yetersiz tedavi alıyor” diye konuştu.
‘UYUZ HASTALARI KIYAFETLERİNİ EN AZ 50 SANTİGRAT DERECEDE YIKAMALI’
Kaşıntıları olanların dermatologlara başvurmaları gerektiğini hatırlatan Yüksekbağ, “Uyuz hastasına tanı koyduğumuzda bazı hastalara, tedaviyle birlikte önerilerimiz oluyor. Solüsyon tedavileri veriyoruz. Bunun dışında da bazı karışımlar var. Uyuz hastaları son bir hafta içerisinde kullanmış oldukları eşyaları, kıyafetleri, yastık ve çarşaf kılıflarını en az 50 santigrat derecede yıkamalarını ve kızgın ütüyle ütülemelerini öneriyoruz. Yıkayamadıkları eşyaları da bir hafta süreyle poşet içerisinde saklamaları gerekmektedir. Hastalar özellikle gece artan şiddetli kaşıntı şikayetleri ve belli bölgelerde örneğin el ile parmak aralığı, göbek çevresi, kalçada, kadınlarda özellikle meme uçlarında ve erkeklerde genital bölgede kaşıntılı kabuklu bazen kızarık lezyonlarla bize başvurmaktalar” diye konuştu.
‘AYLIK ORTALAMA 50 REÇETE BU TANIDAN OLUYOR’
Eczacı Ümran Duran ise son dönemlerde uyuz tanısı olarak gelen reçetelerin artış yaşandığını söyledi. Duran, “Haftalık 6-7 reçete oluyor neredeyse her güne en az bir reçete düşüyor. Bazen iki ve üç de oluyor. Aylık ortalama 50 reçete bu tanıdan oluyor, hesapladığımız zaman 200-300 kişi bu hastalıktan etkileniyor. Kişiye özel majistral ilaç olarak tabir ettiğimiz ilaçları laboratuvar kısmında ham maddeleri karıştırarak yaptığımız özel formülasyonlar hazırlıyoruz. Bunun da çok fazla yoğunluğu yaşanıyor. Peru balsamlı kükürtlü içerikler ağırlıklı olarak geliyor. Tabii bunun yanı sıra lavanta yağı, peru balsamı olsun, çöktürülmüş kükürt gibi ham maddeleri ecza depolarında sürekli istiyoruz. Çok fazla gidiyor ve bizde bunları istiyoruz. Bu epidemiyi düşündürüyor. Tabii halk sağlığı uzmanları karar verirler. Onların istatiksel yöntemleri var. 100 bin de 15’i geçerse buna epidemi söylenir. Bunu sadece bizim eczane üzerinden netlik veremeyiz. Ama bir artış olduğunu net şekilde söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı.
Yorum ekle